Keloglan Masallari

Keloglan Masallari

Türk masallari üzerinde cok kafa yormus bir yazardan, herkesin ilgiyle okuyacagi bir masal kitabi daha... Yapi Kredi Yayinlari tarafindan yayimlanan bu ilginc kitapta halk arasindan derlenmis ondokuz Keloglan masali bir araya geliyor.

Keloglan, aykiri ve evrensel bir kahraman. Benzerleri var, ancak bizim Keloglanin sagi solu belli olmaz Iyi de olur, kötü de, saf görünümlü kurnaz cocuk, uysal kilikli sert delikanli, baslangicta yoksul sonunda zengin, kimsesiz bir köy cocugu iken vezirlige yükselen talihli, evlenmek icin padisahin kizini secen gözü yukarida bir genc, kendi halinde yoluna giderken canini sikanlar icin bas belasi, devleri, dev analarini, padisahlari ve bütün zalimleri dize getiren bir halk kahramani, hatta bunlarin tümü... Bir sözcü Keloglan, bir simge, bir öncü, dogruluk, kurnazlik, iyilik, kötülük örnegi.

Tadimlik

Keloglan ile Köylüler

Bir varmis, bir yokmus. Tanrinin kulu cokmus. Cok demesi, cok yemesi günahmis. Vaktin birinde, bir ananin bir kel oglu varmis. Günlerden bir gün bu Keloglan, anasina
Ana, gel su bizim öküzü keselim, köylüyü davet edelim. Sonra da onlar bizi sirayla davet ederler. Bir gün birinde, öteki gün birinde, gecinir gideriz demis.
Tek öküzlerini kesmisler, köylüyü yemege davet etmisler. Yemisler, icmisler, hos gecmisler. Aradan bir gün gecmis, Keloglanla anasi sira yemeklerini beklerken, bunlarin etinden yiyen köylüler bir bir gelip Keloglanin bacasindan asagi bir kürek hayvan gübresi döküp gitmisler. Keloglan da ocak basinda durur, yemek daveti yerine gökyüzünden dökülen bu kismete bakarmis. Bir sasmis, iki düsünmüs, sonunda davranip gübreleri avluya tasimis, pacalarini cemrelemis, saman dökmüs, basa basa cigneyip yogurmus. Top top tezek yapip dizmis. Birkac günde kurutmus, cuvallara doldurmus. Yüklenip götürmüs bir yolun basina bu cuvallari. Üstüne cikip bir hosca oturmus, beklemis. O sirada yoldan agir bir kervan kopup gelmis. Kervancibasi, Keloglanin önüne gelince atini durdurmus. Keloglanin üstüne cikip oturdugu cuvallarin icindekileri merak etmis. Ama Keloglan bir türlü göstermiyor, hem de ne oldugunu söylemiyormus. Bir vakit cekismisler, laf dolandirip, söz yaristirmislar. Lakin nafile. Keloglanin agzindan bir araba dolusu tekerleme dökülmüs de, kervancibasinin merakini sindirip bastiracak, hayra medar, derdine ilac bir tek sey sizdirmamis. Sonunda kervancibasi hayvanlardaki yükleri indirip kumas balyalarini vermis, karsiliginda Keloglanin tezek cuvallarini yükleyip yürümüs. Keloglan da bu kumaslari esegine yüklemis, sürüp köyüne gelmis. Hem yürüyor, hem de bagirarak
Aman, vay vay, hayvan gübresi, sigir mayisi bir para etti, bir para etti ki, pazari altin pahasina gitti... diye durmadan söylenir, bir yandan da sikir sikir oynarmis. Bunu duyan komsulari hemen ahirlarina kosusmuslar, hayvanlarin altindan dumanlari tüten gübreleri mendillerine, torbalarina doldurup, hemen carsi boyuna kosmuslar.
Azicik, sicacik, ama tazecik; azicik, sicacik ama tazecik diye mallarini överek satmaya baslamislar. Adamin biri merak etmis, mendili acip icine bakmis. Bir de ne görsün Hayvan gübresi Adamin bagirmasiyla carsi halki bunlarin basina toplanmis, bir güzel sopa atmislar ve carsidan kovalamislar.
Yeller esmis, rüzgarlar üfürmüs, yagmurlar yagmis, seller akmis, günler aksama, aksamlar sabaha kavusmus, böylece aradan bir eyyam gecmis. Bu Keloglan kesip komsularina yedirdigi öküzün derisini alip pazara satmaya götürmüs. Yolda bir köse görmüs, ona bu deriyi bir ölcek dariya satmis. Lakin bu kösenin evi uzakmis. Keloglana öküz derisini evine kadar götürmesini söylemis. Keloglan, deriyi esegin terkisine atmis da, dari heybesini doldurmak icin kösenin evine dogru yollanmis. Gelip kapiya dayanmis.
Öküzümün derisini, kösenin bir ölcek darisina degistim. Deriyi alacaksin, dariyi vereceksin diye seslenmis. Kösenin karisi da o sirada oturmus, hovardasiyla yemek yiyormus. Bu adami hemen götürüp bir küpün icine saklayip üstünü örtmüs. Kapiyi Keloglana acmis. Deriyi almis. Kadin evin altindaki ambari acip bu Keloglana bir ölcek dari ölcüp vermis. Ama bu Keloglan heybesinin agzini egip yarisini yere dökmüs. Oturup teker teker toplayip heybesine doldurmaya baslamis.