Romanimizin kilometre taslarindan Vurun Kahpeye, Kurtulus Savasi'nin sürdügü cephelerden birinin, belki de en önemlisinin bagrinda gecer: bir tasra kasabasinda. Halide Edib Adivar'in son derece gercekci, ayrintilara inen gözlem gücüyle yazilmis bu unutulmaz roman, Anadolu aydinlanmasinin gercek kahramanlarina, halkin aydinlanmasi icin hayatlarini hice sayan kadinlara adanmis bir agit, dönüp dönüp yeniden okunacak bir belge niteliginde.
Bir yariyil ödeviydi Vurun Kahpeye: Okuyacak, özetini cikaracak, belli basli kisilerini tahlil edecektik. Bilmem böylesi ödevler yine veriliyor mu? Ödev dosyasinda derledigimiz ödevden, yazdiklarimdan, bugün tek satir, tek sözcük hatirlamiyorum. Ama Aliye'nin yemini, hemen hemen, sözcügü sözcügüne ezberimde: Topraginiz topragim, eviniz evim; burasi icin, bu diyarin cocuklari icin, bir ana bir isik olacagim ve hicbir seyden korkmayacagim; vallahi ve billahi!
-SELIM ILERI